Merhaba sevgili okurlar, hepinize saygılar sunarım.
Sevgili okurlar, bugün de hayatımızda, yaşantımızda en önemli hususlardan olan zaman üzerinde konuşalım istedim. Zaman öyle bir şey ki ne erteleyebilirsin, ne durdurabilirsin, ne de geri alabilirsin.
Bu hayatta yaşadığımız hiçbir konuya benzemiyor. Her şey zamanında olacak. Pişman olmak, keşke demek gibi hususların telafisi hiç yok. Bu durumda zamanı çok güzel değerlendirmek gerekiyor. Ömrümüz bittiği zaman hayatın ne kadar kısa olduğunu anlıyoruz.
Genç iken bunun farkında değiliz. İnsanoğlunun dünyadaki hayatı, dünyamızın ömrüne göre sadece dünyaya bir göz kırpmak kadar. Biz bu dünyada pazara gitmek misali alışverişe gönderilmişiz. Pazar çıkışı torbalarımız kontrol edilecek. Bakalım neler almışız neler vermişiz. Sizi bilmem ama konuyu ben böyle değerlendiriyorum.
Bir düşünürün dediği gibi; "Yaptığın iş çok önemli değilse, o işten en az 5 yıl faydalanacaksan o işe 5 dakikadan fazla zaman ayırma" diyor.
Zamanı şöyle bilmeliyiz; Vakit değerlendirmek var, vakit geçirmek, vakit öldürmek yok. Zamansız yapılan iş ne kadar yanlışsa, zamanı geçtikten sonra yapılan iş de o kadar yanlıştır.
Bana göre insan hayatındaki yaşam evresi üçe bölünmeli. Cahillik dediğimiz çocukça geçen zaman, yaşlılıktaki zaman, bir de orta yaşta olduğumuz en verimli zaman. İşte bu zamanı iyi değerlendirmeliyiz. Diğer evrelerimizde zaten kendimize zar zor hayrımız var.
Dünyada kısa bir hayatımız var ama maalesef çok işimiz var. Sadece kendimiz için değil, dünyadaki hayatın devamı ve bizden sonra gelecek canlılığın ve insanlığın varlığı için de çalışmalıyız. Hatta dünyadaki yaşam standardının arttırılması, bilginin, bilimin, kültürün de daha üst seviyelere yükseltilmesi adına üzerimize düşeni yapmalıyız. Her yazımda dediğim gibi yine aynı sözü söylüyorum; Çok çalışmalıyız.
Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim. Hoşçakalın.
Facebook Yorum
Yorum Yazın