Başar Turizm
İstanbul
BIST9833.22
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
BTC/USD57646.841
Haluk Özdemir

Haluk Özdemir

Mail: [email protected]

Kurtlu meyve

Sayın okurlar, sevgili dostlar. Bugün de sizlere sağlığımızı tehdit eden bir konuyu hatırlatmak istiyorum.

Sevgili okurlar, bir dostumun başına gelen bir mevzu, bana bu hususta bir şeyler söylememi gerektirdi;

Dostumun çocuğu pazardan aldıkları bir armut meyvesini yıkamadan, sadece silmek suretiyle kabuğu ile yiyor. 5-10 dakika geçer geçmez, çocuk karın ağrısı ile hastaneye götürülüyor ve tahlillerinde kanında çok miktarda tarım ilacı tespit ediliyor.

Çocuk ölümden döndü…

Bunları hepimiz biliyoruz ama, ben yine de hatırlatayım dedim.

Aman diyorum! Meyveleri sebzeleri bol su ile yıkamadan yemeyelim. Yapraklı olan sebzeleri sirkeli suya batırmadan kullanmayalım, yıkamak yetmiyor.

Bu makaleye benzer bir yazı daha önceden yazmıştım ama bu başka konulara benzemiyor.

Sağlığımız her şeyin başında gelir.

Mesela, hepimiz güzel ve albenisi olan meyveyi arıyoruz. Kurtlu, eğri büğrü meyve istemiyoruz. Halbuki yanlış yapıyoruz. Tam tersini yapmalıyız. Çünkü o kurt o meyvede yaşayabiliyorsa, demek ki o meyve ilaçsız ve doğaldır.

Ben şuna da şahidim; Evimizin bahçesine ya da tarlamızın bir kenarına kendimizin yemesi için sebzeler ekiyoruz. Daha güzel olması için de bol miktarda fenni gübreler atıyoruz. Gereksiz yere -böcek ilacı, yok hastalığa tutulmasın diye ilaç, ot ilacı- gibi ilaçlar kullanıyoruz.

Ne oluyor? Kendimizi zehirliyoruz. Bırakalım kurtlu olsun. Ektiğimiz, olduğu kadar olsun, ama sağlıklı olsun. Neticede bu sebze kar amaçlı değil, kendimiz için ekmişiz.

Örneğin, ayrık otu… (Ben de sevmem ancak) Çok iyi biliyorum ki, ayrık otu ilacı çok tehlikeli bir ilaç. Kana karıştığında beyin fonksiyonlarını bozuyor. Çok dikkatli kullanılmalı.

Hoşçakalın. Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Başar Turizm
Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar