Eşitlik

     Sevgili dostlar, sevgili okurlar. Bugün bunun üzerinde çok konuşulmasını istediğim bir konuyu tartışalım istiyorum.

     Konumuz eşitlik:  Eşitlik deyince benim gözümde bütün canlılar eşittir.  Örneğin bütün canlılar can taşırlar, hepsi yaşamak isterler; hepsinin de dünya nimetlerinden, oksijenden faydalanma hakları vardır.  Bu saydıklarımız sadece insanlara mahsus değildir. Hiçbir canlı diğer canlıyı yersiz yere, yani keyfi olarak yok etmemeli. Ancak zarar görüyorsa ya da kendinin hayatta kalabilmesi uğruna diğer canlıyı yok etmek isterler.

     Canlılardaki fiziksel yapı bizi aldatmasın;  diğer canlılar da insanlar gibi duygulu, hisleri var. Onlarda neşeli olabilir, üzülebilir, canları yanabilir. Bir kuşun yavrusunu aldığımızda, kuş başımızın üstünde döner yavrusu için. Bir köpeğin başını okşadığımızda sevinir ve üzerimize atlar. Böyle, örnekler çoğaltılabilir.

     Fazla uzağa gitmeden, kadın ve erkeğin de bedensel ve fiziksel yapıları farklıdır. O kadar farklı ki ruh hallerinden tutun; kadında sakal çıkmaz, kadınlar erkekler kadar güçlü değiller. Bu konuda da örnekler çoğaltılabilir.

     Ama bizleri de doğuranlar bir anne ve eşleri de babalarımız. Demek ki fizik farklılığı o kadar da önemli değil.

-Kimse kimseyi, "karşı cins" diyerek kendini akil görmemeli.

-Bir kadına, giydiği kıyafetten çok “hanımefendilik” yakışır.

- Bir erkeğe gücünden çok “beyefendilik” yakışır.

     Bizler; diğer canlıların içinde akıllı bir mahlukat olarak modern, uzlaşmacı, eşitlikçi, hoşgörülü olmalıyız. Bu vasıflar sadece erkekler için değil kadınlarımız için de geçerlidir.

     Son zamanlarda ben erkek hegemonyasının sona ermekte olduğunu görüyorum. Bakıyorum ki kadın son sözü söylüyor, onun dediği oluyor.  Kolay kolay bir kadına bir şey söyleyemezsin. Anında çevreden linçe uğrayabilirsin. Kanunlar da kadınları koruyor ancak, büyük bir ülkede yaşıyoruz, kadın cinayetleri gibi çok ilkel olaylarla karşılaşıyoruz.

     Neyse yine fazla konuştum. Hepinize güzel günler dilerim. Hoşça kalın.