Sevgili okurlar, sevgili dostlar. Hepinize merhaba.
Bugün sizinle farklı bir konu üzerinde muhabbet etmek istiyorum. Bunca zamandır hep memleket meseleleri ve toplumsal meseleler anlattık. Bugün de sizinle kendimiz için, kendimizi düşünerek konuşalım istiyorum.
Ne olabilir? Tabii ki sağlığımız. Peki sağlıklı olmak için, hani "can boğazdan gelir" derler ya, evet hiç uzatmadan söyleyeyim, incir meyvesi…
İncir için İbn-i Sina diyor ki; “İncirin sağlığa faydalarını anlatsam, diğer meyveleri anlatmaya zaman kalmaz”. Buradan da anlaşılacağı gibi, lifli bir meyve olan incir, adeta bir sağlık deposu. Bunu neden ele aldım? Çünkü şu içinde bulunduğumuz günler tam bu meyvenin zamanı, birçok çeşitleri var. Bazı çeşitlerin, daha farklı faydaları olabilir ama genel olarak şifaları her çeşidi için aynıdır.
Bizler bir köy yerinde oturmaktayız. Hepimizin evinin bahçesinde ya da bağımızda tarlamızda meyve ağaçlarımız vardır. Bu ağaçların içinde mutlaka incir olmalı. Ben inciri sevmem diyen insan olabileceğini sanmıyorum. Bir de uzmanlar inciri yıkamadan üzerini silerek kabuğu ile yenmesini önermektedir.
Ağaçtaki incirleri yemeyle bitiremezsek, onları toplayarak, kurutup saklayabiliriz. O zaman kışın da incir yiyebilir ve çok daha değişik yerlerde de kullanabiliriz.
Şimdi bana, “Peki incirin faydalarını neden saymıyorsun?” diyeceksiniz. İbn-i Sina sayamamış, ben nasıl sayayım derim.
Dostlarım, vücudumuzdaki hücre yenilenmesini en hızlı incir yapıyor. Antioksidan içermektedir. C, B3, B6, B2, K vitaminleri gibi vitaminleri barındırmaktadır. Sadece bir tek orta boy incirin 35 - 40 kalorisi vardır. Damar açmadan tutun da göğüs hastalıklarına kadar çok etkilidir. Hatta zehirlenmelerde bile, ceviz ile birlikte tüketildiğinde zehirlenmeyi önleyebilmektedir.
Neyse kusura bakmayın, doktorluk yapmayalım. Ama bu bilgileri çok sağlam kaynaklardan aldım. Bana güvenebilirsiniz. İsteyenlere özel olarak orijinallerinden fotokopi çekip verebilirim.
Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim. Hoşçakalın.
Facebook Yorum
Yorum Yazın