Değirmenköy’de geleneksel olarak yıllardan beri yapılmakta olan yağmur duası etkinliği, bu yıl yine aynı yerde, Ahmet Fakih Baba Türbesi yanındaki mesire alanında gerçekleştirildi. Değirmenköy muhtarları Şenol Köroğlu ve Erkan Varol tarafından organize edilen yağmur duasına, vatandaşların ilgisinin epeyce çok olduğu görüldü.
Silivri’nin Değirmenköy Mahallesi halkı ve civar mahallelerden gelen vatandaşlar bugün Yağmur Duası’nda buluştu. Değirmenköy İsmet Paşa Mahallesi ve Fevzi Paşa Mahallesi Muhtarları Şenol Köroğlu ve Erkan Varol tarafından düzenlen etkinliğe, Çavuşlu Mahallesi Muhtarı Erdinç Öztürk, Çanta Mahallesi Muhtarları Hasan Susurlu ve Hayri Şahin ile Ziraat Odası Başkanı Sabri Özer ve Oda üyeleri de katıldı.
Bölgede uzun yıllardan bu yana gelenekselleşmiş olarak yapılmakta olan Yağmur Duası, Mahalle muhtarlarının öncülüğünde ve Silivri Belediyesi’nin katkılarıyla, Ahmet Fakih Baba Türbesi yanında bulunan ağaçlık mesire alanında gerçekleştirildi. 22 Mayıs 2022 Pazar günü icra edilen programda, öğle namazından önce Silivri Cezaevi Vaizi İbrahim Güven, cemaate vaaz verdi. Namazın farzından sonra yağmur duası yapıldı. Namaz sonrası da yemekler ikram edildi.
Yağmur Duası programında cemaate vaaz eden Silivri Cezaevi Vaizi İbrahim Güven, ibadetler ve dualar da Allah rızası gözetmenin önemini vugulayarak, “Prensipleriniz, önceliğiniz, yaşam tarzınız o, şu, bu değil Allah ve rızası olsun. Namaza yönelirken, giyinirken, eve rızık temini ederken her birerinde şemsiyeniz, hedefiniz, gayeniz Allah ve rızası olacak ki, o zaman yapmış olduğumuz niyetimizden amelimize her bir husus sevap olarak, mevlamızın rızası olarak gelecek. Yoksa yapmış olduğumuz ibadetlerin Allah katında bir değeri olmaz ki. Mevlamız bizden samimiyet görmek istiyor. Mevlamız ibadetlerinde, hayat şartlarında, hayatının her bir zerresinde Allah ve Resulü’nün (SAV) kurallarının hakim olmasının gerektiğini söylüyor.” İfadelerini kullandı.
Vaiz İbrahim Güven, konuşmasının devamında şunları söyledi:
Sevgimizde, saygımızda, kazancımızda Allah ve resulünün kuralları ne kadar hakim? Dinimizde tevessül diye bir kavram var. Allah dostlarını Kuran-ı Azim’üş Şan gibi mukaddesatı vesile kılaraktan dualarımızı Cenab-ı Hakk'a yapar, dualarımızı güçlendiririz. Ama usul ve adapte onları geçersek onların demediği bazı şeyleri yaparsak bu rıza-i ilahiyeyi barındırmaz. Yapmış olduğumuz bir kazan aşı çöpe atmak gibi olur. Mesela en basitinden mübarek zatların kabirlerini poşetlerle çaputlarla süslemek İslami bir adet değildir. Bu, onları vesile kılmak adına yapmış olduğumuz bir güzellik değildir. Usul neyi gerektirir? O hayatta olsaydı onu nasıl ziyaret ederdik? Koluna, bacağına, parmağına bir şey bağlar mıydık? Evinin kapısına bir şey bağlar mıydık? Bu islami bir adet değil. Usul, o zatın yanına gelindiğinde bir Fatiha, üç İhlas, yedi İhlas, on bir İhlas, Yasin-i Şerif Mülk suresi, Kuran'dan bildiği ezberler. Ya da hiç bilmiyorsa. El açıp ya Rab, aciz kulun olarak kapına geldim. Yeri geldi emirlerini çiğnedim. Bilerek, bilmeyerek çok kusur işledim. Ya Rab, senin sevgilin olarak, dostun olarak nitelendirilen bu zatlar hürmetine beni de affediver ya Rab diye dua etmelidir.
Hucurat Suresi’nin ilk ayeti kerimesinde Mevla’mız ahlaki kuralları işlediği bu surede, casusluk yapmayın, mümin kardeşinizin hatasını, kusurunu aramayın buyurur. Kardeşliğiniz küskün olduğunda aralarını barıştırın, buyurur. Allah ve resulünün yanında sesinizi yükseltmeyin buyurur. Gıybet yapmayın, kötü lakaplar takmayın buyurur ama hepsinin öncesinde Sure-i Celile’ye öncelikleriniz, ilkeleriniz Allah ve resulü doğrultusunda olsun. Allah'a layıkıyla kul olun. Allah'tan layıkıyla korkun. Dualarla ona yönelin. Şüphesiz ki Allah her şeyi işiten ve her şeyi bilendir buyrulmaktadır.
Bu vesileyle Mevla'm yapılan şu cemiyette, hazırlanmasında katkısı olan her bir şahıstan, kurumdan razı olsun. Bu kadar insanlar olarak uzaktan yakından gelen cemaatimizin geçmişlerinin ruhunu şad eylesin. Seyyiadlarını hasenatlarına tevdi eylesin. Hasta kullarına şifa, dertli dertli kullarına deva, borçlu kullarına edalar ihsan eylesin. Bizden sonra gelecek olan nesillerimizi, hafız-il Kur'an, hadim-ül Kur'an eyleyip, ahlakı Kuran-iye ile, Ahlak-ı Resulullah ile donanmayı din-i Mübin-iİslam'ı yaşamayı yaşatmayı nasip eylesin inşallah.
Aziz müminler yağmur duası vesilesiyle tertip edilen bu cemaati uzak cemiyeti uzaktan yakından gelerek sefalar getirdiniz. Allah hepinizden razı olsun. Inşallah şimdi öğle namazımızı beraberce idrak
edeceğiz. Ezan vakti geldi. Farzın akabinde yağmur duamızı yapacağız. Mevlam inşallah merhametini, bereketini indiren bu yağmurlar vesilesiyle ölü toprağımıza, tarımlarımıza, gıdalarımıza, hayatımıza faydalar ihsan eylesin. Farzın hemen akabinde yapacağız inşallah. Aminlerimiz ile duamızı taçlandıralım. Huşumuz ile duamızı güçlendirelim. Inşallah Mevla’mız içimizden halisane amin diyen o sabi yavrular hürmetine duamızı kabul buyurarak bereketli yağmurlar ihsan eyle inşallah. Yağmur duasının olmazsa olmazı aziz müminler, var ise küskünlüklerimizi bitirelim. İstiğfarı şerife ile küskünlerin barışması ile duamız güç bulacak, Cenab-ı Hak katında inşallah değer kazanacaktır. Bu vesileyle tekrardan Hepinize teşekkür ediyor, Mevla'mızın rahmetinden nasipdar olmanızı Cenab-ı Hak'tan niyaz ediyorum.
Sayın Müftümüz İsa Sağlam'ın hepinize ayrı ayrı selamları var. Sağlık sorunları nedeniyle aramızda bulunamadı. O vesileyle cezaevi vaizi olarak görev yapmakta olan bendeniz İbrahim Güven'i onun yerine vekaleten gönderdi. Selamlarını iletmemi, bu vesileyle sağlık sorunlarından dolayı aranızda bulunamadığını söylememi arzu etti. Bu vesileyle onun selamını sizlere iletiyorum.
Günümüz mübarek olsun.
Yağmur Duası
Ya Rabb-el alemin, ya ilah-el alemin ve ya erhamerrahimin ey bizleri yoktan yaratan Iman üzere yaşatan, sayısız nimetlerle donatan hastalığımızda şifalar ihsan eden Rabbimiz bütün övgüler, hamdüsenalar sanadır. Sensin rahman ve rahim olan. Sensin hesap gününün maliki ve yegane hakimi olan, ya ilahi sensin bir ve tek olan, hiçbir ortağı olmayan sensin her şeye sahip olan mülkünde dilediğini yapmaya kadir olan. Sensin zengin olan. İkram edenlerin en hayırlısı olan, ya ilahi bizler senin aciz kullarınız. Aff-ı mağfiretine, engin rahmetine, sonsuz lütuf ve ihsanına muhtacız. Sana sığındık kapına geldik. Ellerimizi semaya, dillerimizi duaya gönüllerimizi şefkat ve merhametine açtık. Zatını hamd ile tespih ederek sevgili peygamberimiz Muhammed Mustafa (SAV)’e salat-ü selam getirerek senden istiyoruz ya Rabbi. Rahmetini, bereketini, lütfunu, keremini, inayetini istiyoruz. Nasip eyle Allah'ım. Hata ve günahlarımızı itiraf ediyoruz. Affeyle Allah'ım. Bizleri korktuklarımızdan emin, umduklarımıza nail eyle Allah'ım, bizlere şanına yaraşır bir kulluk nasip eyle. Hidayet ve istikametimizi daim eyle. Gönüllerimizi sevginle mamur eyle. Ey Erham-errahimin, topraklarımızı rahmetinle gark eyle. Bol ve bereketli yağmurlar nasip eyle. Esirgeme bizden nimetini. Gönder gökten rahmetini. Lütfet bize inayetini.
Ya Rabbi. Bize gökten öyle bir sofra indir ki ilk gelenimizden son gelenimize kadar bizler için bir bayram ziyafeti ve senden bir işaret olsun.
Ya Rabbi Bizi lütfunla rızıklandır. Zira sen rızık verenlerin en hayırlısısın.
Ya Rab bize lütfettiğin her bir rahmet damlasını imanımızın ve kulluğumuzun artmasına vesile eyle. Bedenimize ve ruhumuza ferahlık sebebi eyle. Çorak ve kuru topraklara bolluk ve bereket kaynağı eyle ya Rabbi. Bize nimetini en güzel şekilde ikram eyle ya Rab. Gönlümüzde sevincimizi, ticaretimizde bolluk ve bereketimizi arttır ya Rabbi. Her türlü afetten ve zarardan bizleri ekinlerimizi ve mahsullerimizi koru ya Rabbi. Allah'ım bize yağmur ihsan eyle. Allah'ım bize hayırlı, bereketli yağmur ihsan eyle. Allah'ım bereketli yağmurlarını bize ihsan eyle. Vadilere, tepelere susuz kalmış arazilere ve tüm beldelere rahmetinle hayat ver ya Rabbi. Bizlere ümidini kesenlerden eyleme ya Rabbi.
Ya Rabb-el Alemin, ikram eden sensin. Senden bir şey istemeye yüzümüz yok. Ama pir-i faniler, beli bükülmüş dedeler ve nineler hürmetine emziren anneler ve günahsız bebekler hürmetine bizi, rahmetinle, şefkatinle ve merhametinle kucakla. Bizden yağmurunu esirgeme Allah'ım.
Ya ilahi bağışlayan sensin. Bizler günahkar kullarız. Boynumuzu büktük, huzurundayız. Affımızı, mağfiretimizi diliyoruz.
Sübhane rabbike rabbil izzeti amma yesifün. Ve selamün alel mürselin. Velhamdülillahi rabbil alemin el Fatiha.
Kaynak:Ay Türk Haber
Yorum Yazın